Tağuta güvenip meydan okuyan herkes kafirdir
Sitenizdeki tağut ile ilgili yazıları okudum ve çok şaşırdım. Tağut sistemine güvenip, insanlara meydan okuyup zulmedenlerin küfre düşeceğine dair kurandan bir deliliniz var mı? iddia ettiğiniz gibi kişi küfre düşüp kafir mi olur? Gerçekten de durum bu kadar vahim mi? Neden kimse bizi uyar mıyor?Allah'ın ayetleri açık ve net iken, Allah'ın hükümleri apaçık ortada iken, Allah'ın hükümlerine rağmen, aksi tam tersi hükümler veren sistemlere güvenip, o sistemlerin arkasına saklanıp zulüm ve gasp edenler küfre düşmüşlerdir.
Tağut, Allah’a isyan eden, haddi aşan, insanları Allah’ın yolundan saptıran her türlü varlık veya sistem olarak tanımlanır. İslam itikadında Allah’a isyan eden, zulmeden ve insanları saptıran güçler, liderler veya ideolojiler "tağut" olarak nitelendirilir. Kur'an'da tağut, şeytanla ilişkilendirilerek, sapkın güçler olarak tanımlanır.
* *
Bakara Suresi, 256. Ayet: "Dinde zorlama yoktur. Artık doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. Artık kim tağutu inkâr edip Allah’a inanırsa, kopması mümkün olmayan sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah işitendir, bilendir."
لاَ إِكْرَاهَ فِي الدِّينِ قَد تَّبَيَّنَ الرُّشْدُ مِنَ الْغَيِّ فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ وَيُؤْمِن بِاللّهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقَىَ لاَ انفِصَامَ لَهَا وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Hasan Basri Çantay
Dînde zorlama yokdur. Hakıykat, îman ile küfr apaçık meydana çıkmışdır. Artık kim şeytanı tanımayıp da Allaha îman ederse o, muhakkak ki kopması (mümkin) olmayan en sağlam kulpa yapışmışdır. Allah hakkıyle işidici, (her şey'i) kemâliyle bilicidir.
Ömer Nasuhi Bilmen
Dinde ikrah (zorlama) yoktur. Doğruluk, sapıklıktan iyice ayrılmıştır. Artık her kim şeytana küfreder, Allah Teâlâ'ya imânda bulunursa kopması bulunmayan bir kulpa yapışmış olur ve Allah Teâlâ semîdir, alîmdir.
Elmalılı Hamdi Yazır
Dinde ikrah yok, rüşd, dalâlden cidden ayrıldı, artık her kim Taguta küfredib Allaha iman eylerse o işte en sağlam tutamağa yapışmıştır, öyle ki onun için kopmak yok, Allah işidir, bilir
Diyanet İşleri (eski)
Dinde zorlama yoktur; Artık hak ile batıl iyice ayrılmıştır. Tağutu (saptırıcıları) inkar edip Allah'a inanan kimse, kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa sarılmıştır. Allah işitendir, bilendir.
Diyanet İşleri
Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde, kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Diyanet Vakfi
Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tâğutu reddedip Allah'a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir.
* *
Ayetler açık ve net bir şekilde ortadır. Tağutu ret etmediğiniz sürece iman etmiş sayılamazsınız.
Yine..
Nisa Suresi, 60. Ayet: "Sana indirilene ve senden önce indirilene inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tağutun önünde muhakeme olunmak istiyorlar. Oysa onu inkâr etmekle emrolunmuşlardı. Şeytan ise onları büsbütün saptırmak istiyor."
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُواْ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُواْ إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُواْ أَن يَكْفُرُواْ بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَن يُضِلَّهُمْ ضَلاَلاً بَعِيدًا
Hasan Basri Çantay
Sana indirilen (Kur'ân-ı kerîm) e de, senden evvel indirilmiş olan (kitab) lara da her halde îman etdiklerini boş yere iddia edenlere bir bakmadın mı ki — onu inkâr etmeleriyle emrolundukları halde — yine sihirbazın huzurunda muhaakeme olunmalarını isterler. Şeytan da onları (bir daha dönemiyecekleri kadar) uzak bir sapkınlıkla büsbütün sapıtmak ister.
Ömer Nasuhi Bilmen
Sana indirilmiş olana ve senden evvel inzal edilmiş bulunana imân ettiklerini zannedenlere bakmadın mı ki, onlar Tâğût'un huzurunda muhakeme olmayı isterler. Halbuki onu inkar etmekle memur bulunmuşlardı. O şeytan ise onları (doğru yoldan) pek uzak bir sapıklıkla dalâlete düşürmek ister.
Elmalılı Hamdi Yazır
Bakmaz mısın şunlara: o hem sana indirilene hem senden evvel indirilene iyman ettiklerini söyler gezer kimselere? Ki o tağuta (o azgın şeytana) muhakeme olmak istiyorlar. Halbuki onu tanımamakla emrolunmuşlardı. O Şeytan da onları bir daha dönemiyecekleri kadar uzak bir dalâle düşürmek istiyor.
Diyanet İşleri (eski)
Sana indirilen Kuran'a ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Putlarının önünde muhakeme olunmalarını isterler. Oysa, onları tanımamakla emr olunmuşlardı. Şeytan onları derin bir sapıklığa saptırmak ister.
Diyanet İşleri
(Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.
Diyanet Vakfi
Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tâğut'a inanmamaları kendilerine emrolunduğu halde, Tâğut'un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.
* *
Nisa suresinde de açık bir şekilde ayet ortadadır. Tağut sistemlerin arkasına saklanarak müslümana zulmeden, Allahın emirlerin aksi ve Allahın emirlerine karşı kurgulanmış tağut sistemler üzerinden, hakkı olmayan şeyleri gasp etmeye kalkan herkes sadece Allah'a inandığını öne sürmüş kişi hükmündedir.
Kişinin gerçek imanı böyle zamanlarda ortaya çıkar.
Tağut, Allah’a isyan eden, haddi aşan, insanları Allah’ın yolundan saptıran her türlü varlık veya sistem olarak tanımlanır. İslam itikadında Allah’a isyan eden, zulmeden ve insanları saptıran güçler, liderler veya ideolojiler "tağut" olarak nitelendirilir. Kur'an'da tağut, şeytanla ilişkilendirilerek, sapkın güçler olarak tanımlanır.
* *
Bakara Suresi, 256. Ayet: "Dinde zorlama yoktur. Artık doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. Artık kim tağutu inkâr edip Allah’a inanırsa, kopması mümkün olmayan sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah işitendir, bilendir."
لاَ إِكْرَاهَ فِي الدِّينِ قَد تَّبَيَّنَ الرُّشْدُ مِنَ الْغَيِّ فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ وَيُؤْمِن بِاللّهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقَىَ لاَ انفِصَامَ لَهَا وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Hasan Basri Çantay
Dînde zorlama yokdur. Hakıykat, îman ile küfr apaçık meydana çıkmışdır. Artık kim şeytanı tanımayıp da Allaha îman ederse o, muhakkak ki kopması (mümkin) olmayan en sağlam kulpa yapışmışdır. Allah hakkıyle işidici, (her şey'i) kemâliyle bilicidir.
Ömer Nasuhi Bilmen
Dinde ikrah (zorlama) yoktur. Doğruluk, sapıklıktan iyice ayrılmıştır. Artık her kim şeytana küfreder, Allah Teâlâ'ya imânda bulunursa kopması bulunmayan bir kulpa yapışmış olur ve Allah Teâlâ semîdir, alîmdir.
Elmalılı Hamdi Yazır
Dinde ikrah yok, rüşd, dalâlden cidden ayrıldı, artık her kim Taguta küfredib Allaha iman eylerse o işte en sağlam tutamağa yapışmıştır, öyle ki onun için kopmak yok, Allah işidir, bilir
Diyanet İşleri (eski)
Dinde zorlama yoktur; Artık hak ile batıl iyice ayrılmıştır. Tağutu (saptırıcıları) inkar edip Allah'a inanan kimse, kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa sarılmıştır. Allah işitendir, bilendir.
Diyanet İşleri
Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde, kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Diyanet Vakfi
Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tâğutu reddedip Allah'a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir.
* *
Ayetler açık ve net bir şekilde ortadır. Tağutu ret etmediğiniz sürece iman etmiş sayılamazsınız.
Yine..
Nisa Suresi, 60. Ayet: "Sana indirilene ve senden önce indirilene inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tağutun önünde muhakeme olunmak istiyorlar. Oysa onu inkâr etmekle emrolunmuşlardı. Şeytan ise onları büsbütün saptırmak istiyor."
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُواْ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُواْ إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُواْ أَن يَكْفُرُواْ بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَن يُضِلَّهُمْ ضَلاَلاً بَعِيدًا
Hasan Basri Çantay
Sana indirilen (Kur'ân-ı kerîm) e de, senden evvel indirilmiş olan (kitab) lara da her halde îman etdiklerini boş yere iddia edenlere bir bakmadın mı ki — onu inkâr etmeleriyle emrolundukları halde — yine sihirbazın huzurunda muhaakeme olunmalarını isterler. Şeytan da onları (bir daha dönemiyecekleri kadar) uzak bir sapkınlıkla büsbütün sapıtmak ister.
Ömer Nasuhi Bilmen
Sana indirilmiş olana ve senden evvel inzal edilmiş bulunana imân ettiklerini zannedenlere bakmadın mı ki, onlar Tâğût'un huzurunda muhakeme olmayı isterler. Halbuki onu inkar etmekle memur bulunmuşlardı. O şeytan ise onları (doğru yoldan) pek uzak bir sapıklıkla dalâlete düşürmek ister.
Elmalılı Hamdi Yazır
Bakmaz mısın şunlara: o hem sana indirilene hem senden evvel indirilene iyman ettiklerini söyler gezer kimselere? Ki o tağuta (o azgın şeytana) muhakeme olmak istiyorlar. Halbuki onu tanımamakla emrolunmuşlardı. O Şeytan da onları bir daha dönemiyecekleri kadar uzak bir dalâle düşürmek istiyor.
Diyanet İşleri (eski)
Sana indirilen Kuran'a ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Putlarının önünde muhakeme olunmalarını isterler. Oysa, onları tanımamakla emr olunmuşlardı. Şeytan onları derin bir sapıklığa saptırmak ister.
Diyanet İşleri
(Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.
Diyanet Vakfi
Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tâğut'a inanmamaları kendilerine emrolunduğu halde, Tâğut'un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.
* *
Nisa suresinde de açık bir şekilde ayet ortadadır. Tağut sistemlerin arkasına saklanarak müslümana zulmeden, Allahın emirlerin aksi ve Allahın emirlerine karşı kurgulanmış tağut sistemler üzerinden, hakkı olmayan şeyleri gasp etmeye kalkan herkes sadece Allah'a inandığını öne sürmüş kişi hükmündedir.
Kişinin gerçek imanı böyle zamanlarda ortaya çıkar.